Newroz Direniş Özgürlük – Ahmet Sönmez

Martın üçüncü haftasına denk gelir her yıl. Toprağa düşen cemrenin ardından kışın bittiği baharın geldiği, ağaçların dallanıp budaklandığı zaman, henüz modern takvime geçilmeden önce yeni yılın habercisidir Newroz. Bundan dolayıdır ki tüm coğrafyada coşkuyla kutlanır.

Demirci Kawa’nın zalim Dehak’a karşı yaktığı mücadele ateşi bugünde ezilen halklar tarafında zalim diktatörlere karşı harlanarak yakılıyor. O gün sarayda yaşayan despot Kral Dehak halka zulüm ediyordu. Bugün ise zulmün, katliamın, soykırımın eksik olmadığı bu coğrafyada Newroz sadece baharın gelişini değil aynı zamanda mücadelenin, direnişin zaferin de simgesi olarak kutlanıyor.

Türkiye’de Newroz uzun yıllardan beri başta Kuzey Kürdistan olmak üzere tüm ülkede coşkuyla kutlanıyor. Baharı selamlayan Newroz işçi-emekçi sınıf için umut vadeden, ezilen ulusların politik kültürel taleplerini dile getirebildiği bir alan. Yurtsever kürt hareketinin 80’lerde başlayan politik askeri mücadelesi 90’lara gelindiğinde ‘Serhıldan’lar ile ileri bir boyuta geçti. Özellikle 1992 Cizre Newroz’unda polisin büyük bir şiddetle halka saldırmasıyla Newroz’u sadece bir kutlamadan öteye, politik bir mücadele alanına çevirdi.

İktidarın ise en çok hedefine aldığı bir mesele. Bazı yerlerde Newroz’u  yasaklaması bazı yerlerde pankartlara bayraklara izin vermemesi direk olarak yükselen halk hareketine karşı aldığı bir hamle olarak görülmekte. Bazen rüzgarı kendi yönüne çevirebilmek ve Kürt halkına  şirin gözükebilmek için Newroz kozunu oynayan iktidar, son zamanlarda ise Newroz’u ‘Nevruz’a çevirerek ‘Tekçi Faşist Türk Bayramı’ şeklinde devletin resmi kurumlarında kutlamalar örgütleme ve Newroz’un politik içeriğini boşaltıp sıradan bir bayrama dönüştürme gayretinde. Ancak küçük bir tarih araştırması Newroz’un ezen sınıfın değil ezilen sınıfın bir bayramı olduğunu kolayca göstermekte. Newroz bu toprakları bahar ile birlikte halkların özgürlük ve adalet özlemlerini yansıtır. Bu sebepledir ki Newroz halkların direnişi özdeşleşmiştir.

Birkaç yıldır savaşın gölgesinde kutlanan Newroz, halk tarafından kendine yakışır direniş ruhu ile örgütlenip iktidara net bir mesaj olarak kutlanıyor. 2017 Amed Newroz’unda polis tarafından açık hedef alınarak 21 yaşında katledilen ‘Kemal Kurkut’ Faşist Erdoğan rejiminin halklara ve Newroz’a karşı taşıdığı kinin apaçık göstergesi. Erdoğan rejimi bu tür saldırılarla oluşan direniş havasını dağıtıp aynı zamanda biriken halk öfkesini de sindirmeye çalışmakta.

Her şeye rağmen  alanları dolduran  milyonların, kadın, çocuk, genç, yaşlı demeden en güzel elbiselerini giyerek halaylar zılgıtlar ile faşizme karşı verilen en net cevap. Bu yılın Newroz’u kutlanırken TSK ve ÖSO’nun başlattığı işgal hareketine karşı  ‘Berxwedana Serdeme’ yani ‘Çağın Direnişi’ adını verdikleri savaşta YPG ve enternasyonal savaşçılar faşizme karşı demirci Kawa ruhuyla en güzel cevaplarını vermekte.

Afrin’in işgaline, OHAL ve KHK rejimine cevap olacak Newroz, Saray diktatörlüğünün faşist planlarını başlatacağı direniş ruhu ile bozacak, bahar faşist diktatörlüğün sonunu getirecektir.

NEWROZ PİROZ BE!