Özgür Kürdistan Kavgamızın Genç Kartalı Komutan Welat Yıldız – Jiyan Rûmet

Welat Yıldız (Serfiraz Nidal) yoldaş 12 Mart 1991’de Amed’de doğdu. Serfiraz yoldaş silahlı özgür Kürdistan mücadelesini yaratanların, direnişi örgütleyenlerin, Kürdistan’ın özgürleştirilmesi mücadelesinde şehit düşen devrimcilerin yolundan giden sosyalist yurtsever bir Kürt genciydi. Parti’nin Kürdistan üzerine ele aldığı teorik görüşlerinin temel ilkelerinde yer alan; “Komünistler, Kürdistan’da sosyalist yurtsever çizgide yürür. Komünistler, Kürdistan’da Kürt yurtseverliği bayrağını sosyalizm bayrağı ile birlikte yükseltir.” Serfiraz yoldaş da sosyalist yurtsever çizgiyi benimseyerek Kürdistan genci olarak lise yıllarında partisinin devrim mücadelesi saflarına katıldı. 15 Şubat 2012’de inkârcı sömürgeci faşist Türk devleti ve yargısı tarafından tutuklandı. Serfiraz yoldaş; sömürgeci faşist devletin baskı ve tutuklamalarının, yıldırma politikalarının onu devrim ve sosyalizm mücadelesinden yıldıramayacağının bilincinde idi. İçerde de faşizmin zindanlarına boyun eğmeyen, teslim olmayan, devrimci teorisini geliştirip okuyan, sorgulayan, düşünen çizgisini devam ettirdi. Beş yıl tutsak kalıp faşizmin zindanlarından çıkan Serfiraz yoldaş aynı inanç ve mutlulukla devrim ve sosyalizm mücadelesindeki görevleri üstlenerek çalışmalara başladı. O, partisinin Kürdistan mücadelesindeki sosyalist yurtsever çizgisini sosyalizm bayrağıyla yükselterek devrimci teori ve pratiğini şekillendirdi. Parti’nin Kürdistan görüşleri doğrultusunda Kürdistan devriminin özgürlük savaşçısı olmak için Hüseyin Demircioğlu Akademisi’nde ideolojik eğitimlerin yanında siyasi ve askeri eğitimler alarak Rojava devrimini savunmak için Rojava topraklarına ilk adımını attı. Özgür alanlara hazırlanmak için de Şengül Boran Parti Okulu’nda askeri ve silahlı eğitim çalışmaları alarak Rojava devriminin savunulmasındaki ön cephe hattında olan Şehit Alişer Deniz Tugayı’nda komutanlık görevini üstlendi. Rojava’da Şehit Alişer Deniz Tugayı’nda görevini sürdürürken aileden gelen kalıtsal ve ölümcül bir hastalık olan kanser hastalığına yakalanıp kanser teşhisi konuldu. Serfiraz yoldaş devrim kurumlarına ait hastaneye kaldırıldı. Yapılan her türlü müdahaleye rağmen kurtarılamayan Serfiraz yoldaş 8 Nisan günü ölümsüzleşti. Serfiraz yoldaş, yapılan tören ve konuşmaların ardından Hesekê’deki Şehit Dijwar şehitliği’ne defnedildi. Ölümsüzleşen Serfiraz yoldaş için parti tarafından yapılan açıklamalarda, “Devrim kurumları Serfiraz yoldaşın hastalığı yenme mücadelesinde bütün imkanlarını seferber etti” denildi. Parti, Serfiraz yoldaşın devrimci kişiliği ile ilgili yaptığı açıklamada; “Serfiraz yoldaş, militanlığı, kararlılığı, direnişçiliği, adanmışlığı ile olduğu gibi dayanışmacılığı, paylaşımcılığı ve mütevaziliği ile de örnek oldu. İnsan ilişkilerinde olduğu gibi doğa ile kurduğu ilişkilerde de içten ve özenli bir komünistti.” ifadelerini kullanmıştı. Çalışma alanlarındaki ve kendindeki erkek egemen bilincin çeşitli yansımalarına karşı partinin kadın özgürlük mücadelesi çizgisini rehber aldı. Serfiraz yoldaş birleşik bağımsız özgür sosyalist Kürdistan mücadelemizin öncü komutanlarından biriydi. O, özgür Kürdistan kavgamızın komünist genç kartalıydı. İdealleri ve anısı zafer sözümüzdür.” Serfiraz yoldaş kendindeki erkek egemen bilincin çeşitli yansımalarına karşı partinin kadın özgürlük mücadelesi çizgisini rehber alması ile bize örnek oluyor. Bizler de onun yoldaşları olarak ataerkil toplumsallığın ve sistemin getirdiği erkek egemen öğretileri ve düşüncelerimizi yok edip öldürmeliyiz. Faşist erkek egemen devlete ve sisteme karşı kadın özgürlük mücadelesindeki kadın yoldaşlarımızın mücadelelerini kendimize rehber edinmeliyiz. Kadın devrimi programından soyut kalmayıp okuyan, sorgulayan, düşünen komünist genç erkekler olmalıyız. Serfiraz yoldaşın direnişçiliği ve kararlılığı komünist gençler olarak bize düşmanın asla boyun eğdiremeyeceğini ve teslim alamayacağını gösteriyor. Serfiraz yoldaş gibi paylaşım ve dayanışma içinde kolektif yaşamı örnek almak yoldaşlık görevlerimizdendir.

Kasım ayı ölümsüzlerimizi ve şehitlerimizi anma ayıdır. Şehitlerimiz Türkiye ve Kürdistan’daki birleşik devrim mücadelemizde hep bizimle olacaklar. Devrim ve sosyalizm mücadelesi verdiğimiz bütün topraklarda, anılarını ve düşlerini her daim yaşatacağız. Komünist gençler olarak bizim kendimize sormamız gereken sorular; şehitlerimizin yaşamlarını örnek alabiliyor muyuz? Şehitlerimizin devrim ve sosyalizm mücadelelerini daha da ileriye nasıl taşıyabiliriz? Şehitlerimizin adlarını ve yaşamlarını işçilere ve ezilenlere ne kadar anlatabiliyoruz? Şehitlerimizi daima sahiplenmek ve anmak, yaşamlarını ve düşlerini yaşatmak, devrim ve sosyalizm yolundaki mücadelelerini örnek almak genç komünistler olarak en önemli devrimci görevlerimizdendir. Çünkü devrim ve sosyalizm mücadelemizde devrimci teori ve pratiğimizin yanında kapitalizme, emperyalizme, inkârcı sömürgeciliğe, erkek egemen faşist devletin zor aygıtlarına karşı şehitlerimizin inançlarını ve intikam duygularını taşıyarak mücadele ediyoruz. Umudumuzu ve inancımızı dimdik ayakta tutan şehitlerimizdir.

Fabrikalarda, üniversitelerde, kentlerde, kırlarda, sokaklarda, barikatlarda sömürgeci faşizme karşı şehitlerimizi rehber edinerek dövüşeceğiz ve direneceğiz!
Şan olsun Türkiye’den Kürdistan’a onurlu tarihi yaratanlara!
Şan olsun şehitlerin ve bedel ödeyenlerin partisine!
Selam olsun; ezilenlerin ve inkâr edilenlerin özgür geleceği uğruna şehit düşenlere ve bedel ödeyenlere!
Yaşasın devrim ve sosyalizm!